Şebeş Muharebesi: Avusturya ile Türkler arasında halihazırda savaş devam ederken, Avusturya Ordusu Karansebes kasabasında bir ölüm kalım mücadelesine girdi; sebebi ise sadece bir şişe votkaydı.
Şebeş Muharebesi öncesinde, Avusturya ve Osmanlı, Tuna Nehri’nin kontrolü sebebiyle zaten savaş halindeydiler. 17 Eylül gecesi, Avusturyalı süvariler Türk askerini kontrol etmek için keşif devriyesine çıkmıştı. Ancak keşif sırasında askerler nehrin diğer tarafına kamp kurmuş bir grup gezginle karşılaştılar. Gezginler, yorucu keşif devriyesinin ardından askerlerin rahatlatması için içki etmeyi teklif ettiler. Askerler kabul etti ve içmeye başladılar.
Eğlence bir süre devam etti, aralarına bir grup piyade de katıldı. Ancak piyadelerin kendilerine az içki verildiğini iddia etmeleri üzerine tartışma çıktı ve silahlar patladı.
Karansebes kasabasında ise Avusturya Ordusu, her an Türk kuvvetleri geleceklermiş gibi hazır bekliyordu. Nehrin diğer tarafından duydukları sesleri Türklerin harekete geçiği yönünde yorumladılar. “Türkler, Türkler!” Diye bağrışmaya başladılar.
Silah seslerinin geldiği noktadaki kalabalığı Türk kuvvetleri sanan ayık Avusturya askerleri noktayı ateş altına aldı. Aynı şekilde sarhoş Avusturya askerleri de diğer grubu Türk askeri sanınca şiddetli bir çatışma başladı.
Bir süre sonra ayık Avusturya Ordusundaki Alman komutan Türkçe “Dur!” manasına gelen “Halt Halt!” diye bağırdı. Ancak rivayete göre sarhoş askerler bu ihtarı Türklerin hücum ederken kullandığı “Allah Allah!” nidaları zannederek çığlık çığlığa paniğe kapıldı ve çatışma daha da şiddetlendi.
Avusturya Ordusu gerçeği gün ağardığında anlamaya başladı, çatışmaya neredeyse tüm Avusturya ordusu katılmıştı ve gecenin sonunda binlerce kayıp veren ordu kendi içinde yıkıma uğramıştı.
İki gün sonra Osmanlı Ordusu gerçekten taarruza geçtiğinde ise işi artık kolaydı. Kasabayı 2 gün içinde kontrol altına aldılar.
Bazı kaynaklar yaşanan bu olayları doğrularken, bazı tarihçiler ise anlatılanların gerçeği yansıtmadığını düşünmektedir. Başka bir görüşe göre ise Avusturya’nın yaşananlardan büyük utanç duyduğu ve olayı gizlediği yönünde.
KAYNAKLAR: 1
