Türkiye bisiklet milli takımı, önce İtalya’da otobanda sonra da İsviçre’de yarış sırasında kayboldu.
İsviçre’nin Emmen kentinde yapılacak olan Giyom Tel Büyük Bisiklet Turu’na katılacak olan Türk bisiklet milli takımı, 2 ayrı oto ile yola çıkmıştı. Otolar önce birbirlerini, sonra da otobanda yolu kaybettiler. Kafilemizin beklenen günden çok sonra da gelmemesi önce telaşa neden oldu.
İsviçre Gümrük ve Trafik ekipleri alarma geçirildi. Helikopterlerle yollarda Türk ekibi arandı. Neden sonra vasıtalarımızın yolu ve birbirlerini kaybederek Milano’nun 2 ayrı kapısında beklemekte oldukları anlaşıldı. Olay burada da kapanmadı.
Yolunu kaybeden kafile, kollektif pasaportlarını da kaybetmişlerdi. İsviçre Bisiklet Federasyonu kefil oldu da kafile hududu geçebildi. Hiç uyumadan, ayaklarının tozu ile 4 km’lik ekip deneme yarışında da “Türk takımı herhalde yine kayboldu” diye alay konusu olduğu sırada, katılan 14 ülkenin en arkasında görüldük.
İsviçre’de düzenlenen geleneksel Giyom Tel Büyük Bisiklet Turu’na katılmak için iki vasıta ile Türkiye’den hareket eden bisiklet takımımızın, İtalya-İsviçre otobanında kaybolması, organizasyon komitesi arasında önce telaşa neden oldu, mesele anlaşıldıktan sonra da “Çok komik” karşılandı.
Cemal Ergen başkanlığında, Erol Büyükbakırcı, Yusuf Ecevit, Seyit Krımızı, Hasan Can ve Ali Erbil‘den kurulu ekibimizin, iki vasıta ile yola çıktığı daha önce İsviçre’de organizasyon komitesine bildirilmişti. İsviçre’ye gelmeleri gereken saatlerden çok sonra da Türk bisikletçilerden ses seda çıkmayınca komite telaşlandı.
Bisiklet milli takımı yollarda görüldü
Gelen ekiplere, yolda Türk ekibini görüp görmedikleri soruldu. Bazıları Türk ekibini yolda gördüklerini ama onların yanlış yollara saptıklarını söylüyorlardı. Bir gün beklenildi, iki gün beklenildi. Haber çıkmayınca telaş, panik halini aldı. Acaba bir trafik kazası mı gelmişti Türk bisiklet takımının başına? Trafik teşkilatı ve hudut karakolları alarma geçirildi. Telefonla İtalya hudut kapıları arandı. Bu arada helikopterler de otobanların üzerinde Türk bisiklet takımını aramaya başladı.
Yolumuzu kaybettik
Ve neden sonra alınan bir haber, paniğe kapılanları rahatlattı. Türk ekibinin iki vasıtası otobanda önce birbirlerini kaybetmiş, Milano’nun iki ayrı kapısına giderek birbirlerini beklemeye başlamışlardı.
Kafile başkanı “Bir arabamız arıza yaptı” diyordu ama iki ayrı kapıda birbirlerini beklemelerinin izahını yapamıyordu.
Kafile, yarışların başlayacağı gün yorgun argın İsviçre’ye gelebildi. İşte bu anda da, sinirleri gerildiği için Türk ekibinin başına gelenlere gülmeye başlayanlar için bir başka olay daha patlak verdi.
Türk bisiklet milli takımı, yolda sadece kendisini kaybetmekle kalmamış, kollektif pasaportlarını da kaybetmişlerdi. Bu durumda İsviçre’ye giremezlerdi. Fakat İsviçre Bisiklet Federasyonu araya girerek kefil oldu. Ve bu maceralı yolculuk sona erdi.
Yarışta da kayboldular
Bisikletçilerimiz uyku bile uyuyamamışlardı. Geldikleri gün deneme yarışı yapılacaktı. Takımımız, Giyom Tel Büyük Bisiklet Turu’nun 4 km’lik ilk etabı için pedala bastı. Tam 14 ülke katıldı bu yarışlara. İlk 4 km’lik ekip deneme yarışında, sırayla ekipler yarışı bitiriyordu. Bir… İki… Üç… Beş… On… Onbir… Oniki… Onüç… Ve nihayet “Yolda kaybolanlar yarışta da mı yollarını kaybettiler” düşüncesiyle aramak için ekiplerin yola çıktığı anda bizimkiler görüldü. Sonuncu olmuşlardı.
Burada durumu öğrenen Türklerden birisi, “Güler misin ağlar mısın?” derken, sinirinden gülüyordu. Bir başkası da, “Utanılacak şey bu… Sportif olaylara katılıyoruz diye milletimizi rezil etmeye bunların ne hakkı var” diye bağıra çağıra gerçekten ağlıyordu…!
20 Ağustos 1977 – Hürriyet
Not: Fotoğraf kaybolan ekibe ait değildir. Temsili olarak kullanılmıştır.
