Gün Beykoz’un günü idi. Kehanet gibi olacak ama mevsim de Beykoz’un mevsimi olacak galiba.
Dün geceki Beykoz böyle bir mağlubiyet şöyle dursun, Fenerbahçe’yi rahat yenecek kıvamda idi. Ve eğer golü attıktan sonra eski ana’nelerine uyarak kapanıp sıkışmasalar, milyonluk Fenerbahçe forveti zor bulurdu galibiyete yol.
Hem adam adama markajda akıllı ve becerikli idiler hem de orta sahalarda, Cevdet, Niyazi ve Erol gibi isimsiz ustalara sahiptiler.
Maça dayanılmaz bir hızla başlayan Fenerbahçe’nin bu hızının sadece forvete ait olduğu hemen anlaşılıverdi. Gerilere top sıkıştı mı bekle ki gelsin miyonluk forvete. Bunun içindir ki forvet, çoğu zaman kendi ceza sahasına kadar sokulup topu almağa çalışıyordu.
Yapıcı, hazırlayıcı adam rolünü taşıyacak olan Ali İhsan da, tam bir defans adamı gibi çalışmağa mecbur kalınca, Fenerbahçe takımı orta sahasından kopuveriyordu.
Fenerbahçe hakem hataları olmasa farkı arttırabilirdi
Hakemler Beykoz’un attığı golün ofsayttan yapıldığını, 10’uncu dakikada Aydın’ın yaptığı şandeli (ayaktopunda, topu karşı takım kalesine doğru havadan aşırtma) Sıtkı’nın kale içinde bloke ettiğini görmüyorlardı. Böylece aslında 4-1 olan skor daha da açılabilirdi. Şu idi, bu idi… Gene de gün Beykoz‘un günü idi işte o kadar…
Fenerbahçe’ye gelince; Ne söylenirse söylensin geçen yıl ki Fenerbahçe böyle bir maçı ya 1-0 verecek ya da beraberliği belki alacaktı. Ama dün gece maçı dört golle aldılar. İşte milyonluk forvet bu günler içindi. Bunun ne demek olduğunu anlamak ve anlatmak için gollerin yapılışını hatırlamak lazım.
Niyazi’nin sağdan fırlayıp sokularak yapıştırdığı şut, kale ağzında Ali’yi geçip öbür taraftan direk dibinden girmiş, Sarı-Lacivertliler 1-0 geriye düşmüştü.
Fenerbahçe’nin golleri
Yenik düşen Fenerbahçe için en büyük olay seyircinin küsmeyip coşması oldu. Ancak yedi dakika yenik kalan Fenerbahçe’nin Nedim’i, Beykoz defansını bir aralık ufalayıverdi. Ondan Şenol’a, sonra Birol’a geçen topu Birol kaleye attı fakat kaleci Sıtkı karşıladı. Birol yeniden yetişti ve kalabalığın arasından yerden beraberliği aldı.
İkinci devrenin başında toparlanan Sarı-Laciverliler, Nedim’in yaptığı bir ortayı kaleci Sıtkı’nın hatası ile kaleye buldular.

Maçın bitmesine 10 dakika kala Şenol’un hazırladığı pozisyonda, Lefter Küçükandonyadis topu yerden havaya füze gibi fırlatıp üst ağları buluyordu. 89’uncu dakikada da bütün forvetin hissedar olduğu pozisyonda Aydın atılabilecek en güzel şutu atarak son golü yapıyordu.
Fenerbahçe’nin gollerini “takım” değil “isim”ler yaptı. Halbuki futbolu itiraf etmeli ki Fenerbahçe değil, Beykoz oynamıştı.
Seyirci: 18.941 kişi
Hasılat: 94.186 TL
Hakemler: Semih Zoroğlu (**), İlhan Önercan (**), Rafet Köken (**)
Fenerbahçe: Ali (**), Özcan (**), İsmail (**), Ali İhsan (***), Özer (***), Hüseyin (**), Leter (***), Nedim (***), Şenol (***), Birol (***), Aydın (***)
Beykoz: Sıtkı (****), İhsan (**), Nihat (**), Saim (**), Yordan (***), Cevdet (***), Orhan (**), Niyazi (***), Şirat (**), Erol (**), Hatay (**)
Goller: Niyazi Dk. 14 (0-1), Birol Dk. 21 (1-1), Nedim Dk. 54 (2-1), Lefter Dk. 80 (3-1), Aydın Dk. 89 (4-1)
29.08.1963